Türkçe Anlam Bilgisi Konuları

Sözcükler Arası Anlam İlişkileri Konu Anlatımı

Sözcükler arası anlam özellikleri konusu aşağıdaki alt başlıklarda incelenecektir.

  • Sözcükler Arası Anlam İlişkileri (Eş Anlam, Zıt Anlam, Eş Sesli, Somut-Soyut)

    • Eş Anlamlı Sözcükler

    • Yakın Anlamlı Sözcükler

    • Zıt Anlamlı Sözcükler

    • Eş Sesli (Sesteş) Sözcükler

    • Genel ve Özel Anlamlı Sözcükler

    • Somut ve Soyut Anlamlı Sözcükler

    • Nitel ve Nicel Anlamlı Sözcükler

Şimdi sözcükler arası anlam ilişkilerini birlikte inceleyelim.

Sözcükler arası anlam ilişkileri konu anlatım videosu

Eş Anlamlı Sözcükler

Yazılışları farklı, anlamları aynı olan sözcüklerdir.

Eş anlamlı sözcüklere örnekler :
ad-isim
ak-beyaz
fikir-düşünce
vakit-zaman

Yakın Anlamlı Sözcükler

Yazılışı ve okunuşu farklı olan, anlamdaş gibi göründüğü hâlde birbirinin yerini tamamen tutamayan, yani aralarında anlam ayrıntısı bulunan kelimelerdir. Bunlar çoğunlukla Türkçe kelimelerdir.

Yakın Anlamlı Sözcüklere Örnekler:
» basmak – çiğnemek – ezmek
» tutmak – yakalamak

» korkak – çekingen
» saçmak – dağıtmak

» dargın – küskün – kırgın
» tanıdık – bildik

Örnek:
» Çiçeklere basmak.

» Çiçekleri çiğnemek.

» Çiçekleri ezmek.

⇒Yakın anlamlılıkta çoğu zaman sözcüğün cümledeki kullanımı belirleyici olmaktadır.

Örnek:
“Yasaları çiğnemek” sözcük grubunda mecaz anlamda kullanılan çiğnemek sözcüğüyle basmak veya ezmek sözcüğü arasında yakın anlamlılıktan söz edilemez.

Zıt Anlamlı Sözcükler

Anlamca birbirinin karşıtı olan, birbiriyle çelişen kelimelere zıt anlamlı kelimeler adı verilir. Türkçemizde her sözcüğün eş anlamlısı olmadığı gibi zıt anlamlısı da yoktur. Zıt anlamlı sözcükler genellikle nitelik veya nicelik bildiren sözcüklerde yani sıfat ve zarf özelliğindeki sözcüklerde bulunur.

Zıt Anlamlı Sözcüklere Örneklere:
» uzak ↔ yakın
» bulanık ↔ berrak
» kirli ↔ temiz
» ileri ↔ geri

» güzel ↔ çirkin
» iç ↔ dış
» soğuk ↔ sıcak
» sık ↔ seyrek

» iyimser ↔ kötümser
» inmek ↔ çıkmak
» sağ ↔ sol
» zengin ↔ fakir

*Bir sözcüğün olumsuzu, o sözcüğün zıt anlamlısı değildir.

Örnek:
» gelmek – gelmemek (olumsuzu)
» gelmek – gitmek (zıt anlamlısı) » kirli – kirsiz (olumsuzu)
» kirli – temiz (zıt anlamlısı)» almak – almamak (olumsuzu)
» almak – vermek (zıt anlamlısı)

⇒ Sözcüklerin karşıt anlamlı olabilmesi için her ikisinin de gerçek ya da mecaz anlamlı olması gerekir.

Örnek:
» Dün akşam bize geldi. (gerçek anlam)
» Bu işin sonu nereye gider? (mecaz anlam)

Yukarıdaki cümlelerde gelmek ve gitmek birbirinin karşıtı değildir; çünkü gelmek gerçek anlamıyla, gitmek mecaz anlamıyla kullanılmıştır.

Eş Sesli (Sesteş) Sözcükler

Yazılış ve okunuşları aynı olan; ama anlamları birbirinden farklı olan sözcüklere eş sesli (sesteş) sözcükler denir. Bunlar yalın hâlde olabildikleri gibi ek almış hâlde de olabilirler.

Sesteş Sözcüklere Örnekler:
Yol
» Bu yolu takip etmemiz gerek. (yol: Bir yerden bir yere ulaşmak için üzerinde yürüdüğümüz yer)

» Kardeşimle birlikte bahçedeki otları yolduk. (yolmak: Çekip koparmak)

Yüz
» Yüzü bana dönüktü. (yüz: Çehre, surat, sima)
» Düğününe yüz kişi gelmiş. (yüz: Doksan dokuzdan sonra gelen sayı)
» Kıyıda iki çocuk yüzüyordu. (yüzmek: Suda ilerlemek)
» Koyunun derisini yüzdüler. (yüzmek: Derisini çıkarmak, soymak)

El
» Telefonu bütün gün elinden bırakmadı. (el: İnsanın tutmaya ve iş görmeye yarayan organı)
» Eller ne derse desin, önemli değil. (el: Yabancı)

⇒ Dilimizde düzeltme işareti ( ^ ) olan sözcüklerde okunuşları, yazılışları ve anlamları farklı olduğu için sesteşlik özelliği aranmaz.

Örnek:
» Hava soğuktu kar yağıyordu.

» Bu seneki kârımız iyi.

» ama – âma

» hala – hâlâ

» aşık – âşık

» adet – âdet

» yar – yâr

⇒ Bir sözcüğün temel anlamıyla yan anlamı arasında sesteşlik özelliği aranmaz. Çünkü bu tür sözcükler arasında anlam bağlantısı kopmamıştır.

Örnek:
» Karabatak suya daldı.
» Uzmanlığını hangi dalda tamamladı? Bu cümlelerde dal sözcükleri birbirinin sesteşi değildir; çünkü birinci cümlede dal sözcüğü gerçek anlamıyla, ikinci cümlede dal sözcüğü ağacın bir organı olan dal sözcüğünün yan anlamıyla kullanılmıştır.

⇒ Bir sözcüğün temel anlamıyla mecaz anlamı arasında sesteşlik özelliği aranmaz.

Örnek:
» Kuru otlar, bir kibrit değse tutuşuverecekti. (Temel anlam)
» Bu yazarın kuru bir anlatımı var. ( Mecaz anlam)

 

Genel ve Özel Anlamlı Sözcükler

Söylenişte tekil olmasına rağmen anlamca geniş kapsamlı olan sözcüklere genel anlamlı sözcükler; anlamca daha dar kapsamlı olan sözcüklere ise özel anlamlı sözcükler denir.

Genel ve Özel Anlamlı Sözcüklere Örnekler:

varlık – canlı – bitki – çiçek – papatya
GENEL . . . . . . ↔ . . . . . ÖZEL

Yukarıdaki örnekte sözcükler genelden özele doğru sıralanmıştır. Buradaki sözcüklerin en genel anlamlısı “varlık”tır, en özel anlamlısı ise “papatya”dır. Yine bu örnekte “çiçek” sözcüğü, “bitki” sözcüğüne göre daha özel anlamlıdır; “çiçek” sözcüğü, “papatya” sözcüğüne göre daha genel anlamlıdır.

Somut ve Soyut Anlamlı Sözcükler

Beş duyu organımız olan göz, deri, kulak, dil ve burundan en az biriyle algılayabildiğimiz varlıkları karşılayan sözcüklere “somut anlamlı sözcükler” denir. Bir başka deyişle elle tutup gözle görebildiğimiz, koklayıp tadabildiğimiz veya koklayabildiğimiz varlıkları karşılayan kelimelerdir.

Somut Anlamlı Sözcüklere Örnekler:

Rüzgâr, yağmur, soğuk, sıcak, ekşi, acı (tat), çiçek, gürültü, aydınlık, karanlık, mavi, koku, uzun, deniz…
Yukarıdaki kelimeler beş duyu organımızdan en az biriyle algılanabilir. Sıcak, soğuk, rüzgâr dokunmayla; gürültü işitmeyle; mavi, uzun, deniz, çiçek görmeyle algılanabilir. Bu yüzden bu sözcükler somuttur.

Beş duyu organımızdan herhangi biriyle algılayamadığımız kavramları ifade eden sözcüklere “soyut anlamlı sözcükler” denir.

Soyut Anlamlı Sözcüklere Örnekler:

Kin, iyilik, kötülük, nefret, kıskançlık, ayrılık, özlem, aşk, sevgi, acı (üzüntü), mutluluk, vicdan, umut, sevinç, keder…
Yukarıdaki kelimelerin hiçbiri beş duyu organımızla algılanamaz. Örneğin “nefret” dokunulabilen, görülebilen, duyulabilen, koklanabilen veya tadılabilen bir varlık değildir. Bu yüzden soyuttur.

» Somut anlamlı sözcüklerle soyut anlamlı sözcükler arasında doğrudan bir ilişki yoktur. Ancak aktarmaların temeli sayılan “somutlaştırma” olayında somut-soyut ilişkisi kurulmaktadır.

Nitel ve Nicel Anlamlı Sözcükler

Kavramların sayılabilen, ölçülebilen, azalıp çoğalabilen özelliklerini gösteren sözcüklere nicel anlamlı sözcükler denir.

Nicel Anlamlı Sözcüklere Örnekler:
» Bu binadaki dairelerin oldukça geniş odaları var. » Ağacın uzun dallarını testereyle kestim.
» Okul, yüksek binaların arasında kalmış.
» Sırtında ağır bir çantayla güç bela yürüyordu.
» İşyerime yakın bir ev satın almak istiyorum.
Yukarıdaki örneklerde koyu yazılan sözcükler – odanın genişliği, dalların uzunluğu, binaların yüksekliği, çantanın ağırlığı, evin yakınlığı – ölçülebilir özellikleri gösterdiği için nicel anlamlıdır.

Varlıkların nasıl olduğunu, niteliğini gösteren; sayılamayan, ölçülemeyen bir değeri, özelliği ifade eden sözcüklere “nitel anlamlı sözcükler” denir.

Nitel Anlamlı Sözcüklere Örnekler:
» Ekşi yoğurdu ayran yaparak değerlendirebilirsin.
» Annemin lezzetli yemekleri burnumda tütüyor.
» Güleç yüzüyle çevresine neşe saçıyordu.
» Cimri insanların kimseye hayrı dokunmaz.
» Okula yırtık ayakkabılarla gidiyordu.
Yukarıdaki örneklerde koyu yazılan sözcükler – yoğurdun ekşiliği, yemeklerin lezzetliliği, yüzün güleçliği, insanların cimriliği, ayakkabıların yırtıklığı – ölçülemeyen özellikleri, nitelikleri ifade ettiği için nitel anlamlıdır.

⇒ Sözcükler cümle içindeki kullanımına göre bazen nicel bazen de nitel anlamlı olabilir.

Örnek:
» Okul yıllarında onunla yakın arkadaştık. (nitel anlam)

» Stadyum evimize çok yakındı. (nicel anlam)

Birinci örnekteki “yakın” sözcüğü “içten, sıkı” anlamında kullanılmıştır. İki arkadaş arasındaki yakınlık belli bir ölçü aletiyle ölçülemez. Bu yüzden yakın sözcüğü nitel anlamlı bir sözcüktür. İkinci örnekteki “yakın” sözcüğü ise, ölçülebilir bir özellik olduğu için nicel anlamlıdır. Evin stadyuma olan uzaklığı metreyle ölçülebilir.

» Annesinin güzel gözleri vardı. (nitel anlam)
» Bu işten güzel para kazanmışlar. (nicel anlam)
Birinci örnekteki “güzel” sözcüğü, ölçülemeyen bir nitelik bildirdiği için nitel anlamlıdır. Gözlerin ne derece güzel olduğunu ölçen bir alet yoktur. İkinci örnekteki “güzel” sözcüğü ise “çok” anlamında kullanılmıştır. Paranın ne kadar kazanıldığı hesaplanabileceği için “güzel” sözcüğü nicel anlamlıdır.

 

 

Sözcükler Arası Anlam İlişkileri Konu Anlatımı, anlam bilgisi konularından, sözcükte anlam alt başlığının bir konusudur. İlgili başlıklardan diğer Türkçe konu anlatımlarını da kontrol edebilirsiniz.

Sevgili öğrencilerim “Sözcükler Arası Anlam İlişkileri” konusu ile ilgili onlarca sorunun yer aldığı mobil uygulamamızdan kendinizi test edebilir ve bu konuda öğrendiklerinizi pekiştirebilirsiniz. Mobil uygulamamız hakkında detaylı bilgiye ulaşmak için burayı tıklayınız.

Yazıyı Değerlendir
[Toplam: 2 Ortalama: 5]

Bir yanıt yazın