Fiiller (Eylemler) Konu Anlatımı: Kökünden Kip Kaymasına Kadar Türkçe’nin Dinamosu!
Türkçe’nin Dinamosu: Eylem (Fiil) Nedir?
Merhaba gençler, bugün Türkçe’nin en temel ve en hareketli konusunu, yani fiilleri (eylemleri) masaya yatırıyoruz! Fiiller, cümlelerin adeta motoru, dinamosudur. Onlar olmadan bir yargı, bir hareket ya da bir oluş bildirmemiz mümkün olmaz.
Fiil (Eylem), bir cümlede iş, oluş, hareket veya durum bildiren, kip ve kişi ekleri alarak bir yargı ifade eden sözcüklerdir. Fiiller, genellikle cümlenin yüklemi görevini üstlenir ve köklerine “-mek / -mak” mastar ekini getirebildiğimiz hareketli kelimelerdir.
Peki, bir eylemin kökü nasıl bulunur? Çok basit: Eylemden tüm çekim eklerini (kip, kişi, olumsuzluk) çıkarınca geriye kalan en küçük anlamlı parçaya eylem tabanı (kökü/gövdesi) deriz. Örneğin, “okuyacağız” fiilinin tabanı “oku-” dur. Bu tabana mastar eki getirince “okumak” olur.
Eylemlerin Anlam Özellikleri: Kılıç, Durum ve Oluş
Eylemlerin anlamlarına göre üç ana gruba ayrıldığını biliyor muydunuz? Bu ayrım, eylemin nesne (belirtili veya belirtisiz) alıp almadığına ve eylemin gerçekleşme biçimine bağlıdır.
Kılış (İş) Eylemleri: Aktif ve Nesne Alanlar
Kılış eylemleri, öznenin aktif olarak yaptığı, bir nesneyi etkilediği eylemlerdir. Bunlara “İş Eylemi” de deriz. Eğer bir eylemin önüne mantıken “onu” kelimesini getirebiliyorsak, bu kılış eylemidir.
- Anahtar Soru: Neyi? Kimi? (Cevap alıyorsa kılıştır.)
- Örnekler: okumak (onu okumak), taşımak (onu taşımak), görmek (onu görmek), yazmak (onu yazmak).
- Örnek Cümle: Kardeşim, dün gece tüm kitabı bitirdi. (Neyi bitirdi? Kitabı.)
Durum Eylemleri: Öznenin Hali
Durum eylemleri, öznenin içinde bulunduğu anlık durumu veya halini anlatır. Bu eylemler bir nesneyi etkilemez, yani cümlenin “neyi?” veya “kimi?” sorusuna cevap vermezler. Öznenin kendisiyle ilgilidir.
- Anahtar Kural: Eylemin önüne “onu” kelimesini getiremeyiz.
- Örnekler: oturmak (*onu oturmak* olmaz), uyumak (*onu uyumak* olmaz), gülmek, ağlamak, koşmak.
- Örnek Cümle: Sabah erkenden uyandım ve biraz oturdum. (Neyi oturdum? Cevap yok.)
Oluş Eylemleri: İradesiz Değişim
Oluş eylemleri, öznenin iradesi dışında, zamanla kendiliğinden gerçekleşen değişimleri anlatır. Bunlar genellikle bir süreç sonucunda ortaya çıkar. Doğal olaylar, biyolojik süreçler bu gruba girer.
- Anahtar Kural: Eylem, bir süreç içinde yavaş yavaş gerçekleşir.
- Örnekler: sararmak, yaşlanmak, paslanmak, büyümek, yeşermek.
- Örnek Cümle: Saçlarıma birkaç ayda aklar düşmüş. (Bu, irade dışı bir süreçtir.)
Çekimli Eylem: Kip, Zaman ve Kişi Üçlemesi
Bir eylemin anlam kazanması, yani bir yargı bildirmesi için çekimlenmesi gerekir. Çekimli eylem demek, o işin ne zaman yapıldığını (kip/zaman) ve kim tarafından yapıldığını (kişi) gösteren ekleri almış eylem demektir.
1. Eylemde Kişi: İşi Kim Yaptı?
Eylemin kimin tarafından yapıldığını gösteren eklere kişi (şahıs) ekleri diyoruz. Bu ekler, eyleme tekillik veya çoğulluk anlamı da katar.
- 1. Tekil Kişi: Ben (geldim, gelirim)
- 2. Tekil Kişi: Sen (geldin, gelirsin)
- 3. Tekil Kişi: O (geldi, gelir) -> 3. tekil kişinin özel bir eki yoktur.
- 1. Çoğul Kişi: Biz (geldik, geliriz)
- 2. Çoğul Kişi: Siz (geldiniz, gelirsiniz)
- 3. Çoğul Kişi: Onlar (geldiler, gelirler)
2. Eylemde Kip: Hangi Amaçla Anlatılıyor?
Kip, eylemin zamanını (Haber Kipleri) veya yapılma biçimini (Dilek Kipleri) belirten ektir. Kipler iki ana gruba ayrılır: Haber Kipleri ve Dilek Kipleri.
| Kip Grubu | Kip Adı | Ek (Zaman/Amaç) | Örnek (Oku-) |
|---|---|---|---|
| Haber (Bildirme) Kipleri (Zaman Bildirir) | Görülen Geçmiş Zaman (Belirli) | -dı, -di, -du, -dü | Okudu |
| Duyulan Geçmiş Zaman (Belirsiz) | -mış, -miş, -muş, -müş | Okumuş | |
| Şimdiki Zaman | -yor / -makta | Okuyor | |
| Gelecek Zaman | -acak, -ecek | Okuyacak | |
| Geniş Zaman | -r, -ar, -er | Okur | |
| Dilek (Tasarlama) Kipleri (Zaman Bildirmez) | Gereklilik Kipi | -malı, -meli | Okumalı |
| Şart (Koşul) Kipi | -sa, -se | Okusa | |
| İstek Kipi | -a, -e | Okuya | |
| Emir Kipi | (Eki yoktur) | Oku (2. tekil) |
Haber Kipleri: Bir Hikayeyi Zamanla Anlatmak
Haber kipleri, eylemin ne zaman gerçekleştiğini bize kesin olarak bildirir. Bu kipler sayesinde dün mü, şimdi mi yoksa yarın mı olduğunu anlarız.
Görülen (-di’li) Geçmiş Zaman
Eylemin bittiğini ve bu bitişe tanık olduğumuzu veya kesin bilgiye sahip olduğumuzu belirtir. Sanki olayın yanındaymışız gibi.
Örnek: Dün akşam seni parkta gördüm. (Bizzat şahit oldum.)
Duyulan (-miş’li) Geçmiş Zaman
Eylemin bittiğini, ancak bunu başkasından duyduğumuzu veya sonradan fark ettiğimizi belirtir. Dedikodu kipidir diyebiliriz.
Örnek: Meğer annemler tatile çoktan gitmiş. (Sonradan öğrendim.)
Dikkat: Duyulan geçmiş zaman bazen şaşkınlık, alay veya küçümseme anlamları da katabilir: Daha ne kadar büyümüşsün! (Şaşkınlık)
Şimdiki Zaman
Eylemin, konuşma anıyla aynı anda gerçekleştiğini bildirir. En yaygın ekimiz “-yor”dur. Ancak unutmayalım, “-makta / -mekte” ekleri de aynı görevi üstlenir.
Örnek: Şu an öğretmenimiz tahtaya bir şema çiziyor. (Şu an gerçekleşiyor.)
Alternatif Örnek: Şu an projelerimiz üzerinde çalışmaktayız.
Gelecek Zaman
Eylemin, konuşma anından sonraki bir zamanda gerçekleşeceğini bildirir.
Örnek: Mezuniyet törenimiz haftaya yapılacak.
Geniş Zaman
Eylemin her zaman, her an gerçekleştiğini (dün, bugün, yarın) veya bir alışkanlığı, genel bir yargıyı bildirdiğini anlatır. Süreklilik ifade eder.
Örnek: Her sabah mutlaka bir bardak süt içerim. (Bu benim alışkanlığımdır.)
Dilek Kipleri: İstekler, Gereklilikler ve Emirler
Dilek kipleri, haber kiplerinin aksine bir zaman kavramı taşımaz. Yalnızca eylemin yapılmasındaki niyeti (istek, şart, zorunluluk, emir) belirtir.
Gereklilik Kipi (-malı, -meli)
Eylemin yapılması gerektiğini (zorunluluk) veya bazen bir olasılığı bildirir.
- Zorunluluk: Sınava girmeden önce tüm konuları tekrar etmeliyiz.
- Olasılık: Şu saatlerde eve varmış olmalı. (Kesin değil, tahmini.)
Dilek-Şart (Koşul) Kipi (-sa, -se)
Eylemin gerçekleşmesi için bir şart (koşul) öne sürer ya da bir dilek/keşke anlamı katar.
- Dilek: Keşke şimdi yanımda olsa.
- Şart: Erken gelirse, hep birlikte sinemaya gideriz.
İstek Kipi (-a, -e)
Eylemin yapılmasını isteme anlamı taşır. Özellikle 1. tekil ve 1. çoğul çekimleri yaygındır.
Örnek: Biraz daha dikkatli olalım. (Biz isteyelim.)
Emir Kipi (Eki Yoktur)
Eylemin yapılmasını buyurma (emretme) anlamı katar. Unutmayın, emir kipinin 1. tekil (ben) ve 1. çoğul (biz) çekimi yoktur. İnsan kendi kendine emir veremez!
- 2. Tekil: Hemen dışarı çık.
- 3. Çoğul: Sessizce yerlerine otursunlar.
Kip Kayması (Anlam Kayması): Rol Çalma Oyunu
Kip kayması, bir eylemin çekimlendiği kipin anlamını değil, başka bir kipin anlamını taşımasıdır. Bu, dilimizin akıcılığını sağlayan, günlük konuşmada sıkça rastladığımız bir durumdur. Sanki bir kip, başka bir kipin rolünü çalmış gibi düşünebiliriz.
- Gelecek Zaman Yerine Şimdiki Zaman:
Yanlış: Yarın halana gidiyoruz. (Doğrusu: gideceğiz.) Burada şimdiki zaman, gelecek zamanın anlamını üstlenmiştir. - Geniş Zaman Yerine Emir Kipi:
Yanlış: Dersten sonra odanı hemen toplarsın. (Doğrusu: topla.) Burada geniş zaman, emir kipinin anlamını üstlenmiştir. - Görülen Geçmiş Zaman Yerine Şimdiki Zaman:
Yanlış: Fatih Sultan Mehmet, 1453 yılında İstanbul’u fethediyor. (Doğrusu: fethetti.) Tarihi olaylarda şimdiki zaman, geçmiş zamanın yerini alır.
Ek Eylem (Ek-Fiil): İki Görevli Süper Kahraman
Ek eylem, Türkçedeki en önemli dil birimlerinden biridir ve iki temel görevi vardır. Ek eylemin mastar hali “imek”tir. Bu eylem genellikle düşer, ancak ek olarak karşımıza çıkar.
Görev 1: İsimleri Yüklem Yapmak
Ek eylemin ilk ve en önemli görevi, isim soylu sözcükleri (isim, sıfat, zamir vb.) çekimleyerek cümlenin yüklemi yapmaktır. Ek eylem bu görevde dört farklı zamanda çekimlenir:
- Hikaye (Görülen Geçmiş Zaman): -idi (güzeldi = güzel idi)
- Rivayet (Duyulan Geçmiş Zaman): -imiş (hızlıymış = hızlı imiş)
- Şart (Koşul): -ise (yorulmuşsa = yorulmuş ise)
- Geniş Zaman: -dir (öğretmendir) *Bu ek çoğunlukla düşer.*
Örnek: Benim en iyi arkadaşım sendin. (Sen + idi + n)
Görev 2: Basit Zamanı Birleşik Zaman Yapmak
Ek eylem, basit zamanlı (tek kip eki almış) bir fiile eklenerek onu birleşik zamanlı yapar. Bu, fiile ikinci bir zaman anlamı yükler.
Basit Zamanlı Fiil + Ek Eylem = Birleşik Zamanlı Fiil
a. Hikaye Birleşik Zaman (-idi)
Basit zamanlı bir fiile “-idi” eklenerek yapılır. Geçmişte kalan bir hikayeyi anlatır.
- Şimdiki Zamanın Hikayesi: Geliyor + idi = Geliyordu
- Geniş Zamanın Hikayesi: Gelir + idi = Gelirdi
- Gereklilik Kipinin Hikayesi: Gelmeli + idi = Gelmeliydi
b. Rivayet Birleşik Zaman (-imiş)
Basit zamanlı bir fiile “-imiş” eklenerek yapılır. Başkasından duyulan veya sonradan fark edilen eylemleri anlatır.
- Gelecek Zamanın Rivayeti: Gidecek + imiş = Gidecekmiş
- Duyulan Geçmiş Zamanın Rivayeti: Gitmiş + imiş = Gitmişmiş
c. Şart Birleşik Zaman (-ise)
Basit zamanlı bir fiile “-ise” eklenerek yapılır. Birleşik zamanlı fiile koşul anlamı katar.
- Geniş Zamanın Şartı: Gelir + ise = Gelirse
- Görülen Geçmiş Zamanın Şartı: Geldi + ise = Geldiyse
Eylemin İnşaatı: Yapısına Göre Fiiller
Tıpkı diğer sözcükler gibi, fiiller de yapılış biçimlerine göre üçe ayrılır: Basit, Türemiş ve Birleşik.
1. Basit Eylemler: Tek Parça Güç
Hiçbir yapım eki almamış, sadece kök halinde veya sadece çekim eki (kip, kişi, olumsuzluk) almış eylemlerdir. Yapım eki almadığı sürece, ne kadar uzun çekim eki alırsa alsın, yapıca basittir.
Örnekler: Geldi (gel-di), görmelisin (gör-meli-sin), koşmayacaklar (koş-ma-yacak-lar).
2. Türemiş Eylemler: Eklerle Büyüyenler
İsim köklerinden veya başka fiil köklerinden yapım eki (fiil yapım eki) alarak yeni bir anlam kazanan eylemlerdir.
- İsimden Türemiş: Göz (isim) + le = Gözlemek
- Fiilden Türemiş: Gül (fiil) + dür = Güldürmek
Örnek Cümle: Annem, evdeki tüm eşyaları temizletti. (Temiz + le + tti. Temiz isminden türemiştir.)
3. Birleşik Eylemler: İki Sözcüğün Ortaklığı
Birden fazla sözcüğün bir araya gelerek tek bir eylem anlamı oluşturduğu yapılardır. Bu grup da kendi içinde dörde ayrılır.
a. Kurallı (Özel) Birleşik Eylemler
İki fiilin birleşmesiyle oluşur ve daima bitişik yazılır. İkinci fiil (bilmek, vermek, durmak, yazmak) anlamını kaybederek birinci fiile yeterlik, tezlik, sürerlik ya da yaklaşma anlamı katar.
- Yeterlik (-e bilmek): Gücü yetme, olasılık. (Yapabilirim, görebilir.)
- Tezlik (-i vermek): Çabukluk, kolaylık, aniden olma. (Gidiver, çıkageldi.)
- Sürerlik (-e durmak, -e kalmak, -e gelmek): Eylemin devam etmesi. (Baka kaldı, süregelir.)
- Yaklaşma (-a yazmak): Az kalsın olma. (Öleyazdı, düşeyazdım.)
Önemli Not: Yeterlik fiilinin olumsuzu karıştırılır. “Gelebilirim” (olumlu) / “Gelemem” (olumsuz). Olumsuzluk eki (-me, -ma) geldiğinde bile yapıca hala birleşik fiildir!
b. Yardımcı Eylemle Kurulan Birleşik Eylemler
Bir isim soylu sözcük ile yardımcı fiillerin (etmek, olmak, kılmak, eylemek, buyurmak) birleşmesiyle oluşur.
- Bitişik Yazım Kuralı: Eğer isim ve yardımcı fiil birleşirken ses düşmesi (kayıp) veya ses türemesi (eklenme) olursa bitişik yazılır. (Kaybolmak < Kayıp + olmak, Hissetmek < His + etmek).
- Ayrı Yazım Kuralı: Ses olayı yoksa ayrı yazılır. (Yardım etmek, mutlu olmak, ders çalışmak).
c. Anlamca Kaynaşmış Birleşik Eylemler (Kalıplaşmışlar)
Bu eylemler genellikle isim ve fiilin birleşerek tamamen yeni ve mecazi bir anlam oluşturduğu kalıplardır. Deyimler bu grubun en geniş kısmını oluşturur.
d. Deyim Biçiminde Birleşik Eylemler
Deyimler, cümlede çekimlenerek yüklem olduklarında birleşik eylem sayılırlar. Deyimler genellikle ayrı yazılır ve anlamca kaynaşmış birleşik eylemlerin özel bir alt grubudur.
Örnekler: Söylediklerime kulak asmadı. (Umursamadı.) / Olanlara çok göz yumduk. (Affettik.)
Sıkça Sorulan Sorular (SSS)







