İsim mi? Fiil mi? Türkçe’nin En Temel İkilisini Kapış Kapış Öğreniyoruz!
İsimler ve Fiiller: İki Temel Taşın Büyük Farkı
Türkçe dil bilgisinin en temel yapı taşları isimler (adlar) ve fiiller (eylemlerdir). İsimler, canlı veya cansız varlıkları, kavramları ve durumları adlandırmak için kullanılırken; fiiller ise bu varlıkların yaptığı hareketleri, işleri veya oluşları zaman belirterek anlatır. Bu ikiliyi ayırmak, dilin mantığını çözmenin ilk adımıdır ve cümlenin temel öğelerini doğru anlamamızı sağlar.
Merhaba gençler! Bugün, Türkçe dersinin en kritik ve en çok kafa karıştıran ama aslında en eğlenceli konusuna dalıyoruz: İsimler (Adlar) ve Fiiller (Eylemler). Biliyorum, ders kitaplarında bu tanımlar bazen çok sıkıcı gelebiliyor. Ama merak etmeyin, biz bu konuyu günlük hayattan örneklerle, bol espriyle ve en önemlisi “biz” diliyle halledeceğiz. Hadi bakalım, isimler ve fiiller dünyasında bir yolculuğa çıkıyoruz!
İsimler (Adlar) Dünyasına Hoş Geldiniz
İsimler, evrende var olan her şeyi adlandıran sözcüklerdir. Gözümüzle gördüğümüz, elimizle tuttuğumuz veya sadece zihnimizde canlandırdığımız her şeyin bir adı vardır. İsimler, bir varlığı, bir duyguyu, bir yeri veya bir durumu temsil eder.
İsimlerin En Önemli Özellikleri
Bir sözcüğün isim olduğunu anlamak için şunlara bakabiliriz:
- Hareketsizlik: İsimler bir eylem bildirmez. Mesela “koşmak” bir eylemken, “koşu” bir isimdir.
- Çoğul Eki Alabilirler: İsimler, varlıkların sayısını belirtmek için “-ler, -lar” ekini alabilir. (Örn: kalemler, öğrenciler).
- Durum Ekleri Alabilirler: İsimler, cümlede görev alırken hal (durum) eklerini (-i, -e, -de, -den) alırlar. (Örn: evi, okula, sınıfta, işten).
- En Önemlisi: Mastar Eki Alamazlar! Bir ismin sonuna “-mek, -mak” ekini getiremeyiz. (Örn: *kitapmak*, *sevgiemek* – Anlamsız oldu, değil mi?)
İsimleri de kendi içlerinde somut ve soyut diye ikiye ayırabiliriz:
- Somut İsimler: Beş duyu organımızla algılayabildiğimiz her şey. (Örn: masa, deniz, ses, limon, rüzgar).
- Soyut İsimler: Sadece zihnimizde var olan, elle tutulup gözle görülemeyen kavramlar. (Örn: sevgi, nefret, hayal, rüya, akıl, cesaret).
Fiiller (Eylemler) Ne Yapar?
Fiiller, isimlerin aksine, hareket ve zamandır! Fiiller, öznenin yaptığı işi, hareketi veya içinde bulunduğu durumu anlatır. Fiillerin en büyük sırrı, mutlaka bir zaman bildirmesidir (geçmiş, şimdiki, gelecek veya geniş zaman).
Fiillerin Kimlik Kartı
Bir sözcüğün fiil olduğunu anlamanın en basit yolu şudur:
BİZİM SIRRIMIZ: MASTARI GETİR!
Eğer bir sözcüğün kök veya gövdesine “-mek” ya da “-mak” ekini getirebiliyorsak, o sözcük kesinlikle fiildir. Bu eke biz mastar diyoruz.
- (oku) + mak = okumak (Fiil)
- (gel) + mek = gelmek (Fiil)
- (sev) + mek = sevmek (Fiil)
Fiillerin isimlerden ayrıldığı bir diğer önemli nokta da kişi ve zaman eklerini almalarıdır. Bir fiil, kimin yaptığını (ben, sen, o…) ve ne zaman yaptığını (dün, şimdi, yarın…) gösterir.
Örnek: “Geldik.” (Biz geldik – Geçmiş zamanda)
Kapışma Zamanı: İsim mi, Fiil mi?
Hadi şimdi öğrendiklerimizi bir tabloda karşılaştıralım. Bu tablo, testlerde karşınıza çıkan o kafa karıştırıcı anlarda hayatınızı kurtaracak!
| Özellik | İSİM (Ad) | FİİL (Eylem) |
|---|---|---|
| Temel Görev | Varlığı, kavramı adlandırır. | İşi, oluşu, hareketi bildirir. |
| Zaman Bildirimi | Zaman bildirmez. | Zaman ve kişi bildirir (Çekimlenir). |
| Mastarlık Testi | -mek/-mak eki alamaz. (Örn: *evmek*) | -mek/-mak eki alabilir. (Örn: görmek) |
| Ek Alma Özelliği | Çoğul ve Hal (Durum) eklerini alır. | Kip ve Kişi eklerini alır. |
| Örnekler | Defter, mutluluk, Ankara, masa. | Koşuyor, görmüş, geleceğiz, uyumalı. |
Fiilimsiler: İsim Olmaya Çalışan Fiillerin Hikayesi
Şimdi geldik konunun en havalı kısmına: Fiilimsiler (Eylemsiler)! Bunlar, fiil kökünden türemiş olmalarına rağmen, cümlede isim, sıfat veya zarf gibi görev üstlenen, ne tam isim ne de tam fiil olabilen melez sözcüklerdir. Biz bunlara “yarı zamanlı isimler” de diyebiliriz.
Fiilimsilerin en büyük özelliği, fiil kökünden türemelerine rağmen, zaman ve kişi eklerini alıp çekimlenememeleridir. Yani mastar ekini alabilirler ama çekimli fiil olamazlar.
İsim-Fiil (Mastar)
Fiil kök veya gövdesine gelerek onu kalıcı olarak isme dönüştüren eklerdir. İsim-fiil eklerini aklımızda tutmak için harika bir kodlamamız var:
Kodlama: MA-YIŞ-MAK
- -ma / -me: (Örn: Gelmesi, gitmek)
- -ış / -iş / -uş / -üş: (Örn: Bakışı, gülüşü)
- -mak / -mek: (Örn: Okumak, yazmak)
Dikkat! Kalıcı İsimler: Bazı isim-fiiller zamanla eylem özelliğini tamamen kaybedip kalıcı isim olmuştur. Bunlar artık fiilimsi sayılmaz. (Örn: Dondurma, Çakmak, Dolma, Giriş, Ekmek). Eğer yediğimiz bir yiyecekten bahsediyorsak, o kalıcı isimdir.
Sıfat-Fiil (Ortaç)
Fiil kök veya gövdesine gelerek, cümlede sıfat görevi üstlenen, yani kendisinden sonra gelen ismi niteleyen sözcüklerdir. Sıfat-fiil eklerinin kodlaması da çok meşhurdur:
Kodlama: AN-ASI MEZ-AR DİK-ECEK-MİŞ
- -an / -en: (koşan adam)
- -ası / -esi: (kırılası kalp)
- -maz / -mez: (görülmez kaza)
- -ar / -er / -ır: (güler yüz)
- -dık / -dik / -duk / -dük: (bildik şarkı)
- -acak / -ecek: (gelecek günler)
- -mış / -miş / -muş / -müş: (pişmiş aş)
Önemli Not: Adlaşmış Sıfat-Fiil: Eğer sıfat-fiilden sonra gelen isim düşerse, sıfat-fiil o ismin yerine geçer ve adlaşır. (Örn: “Koşan öğrenci” yerine “Koşan yoruldu.”)
Zarf-Fiil (Bağ-Fiil)
Fiil kök veya gövdesine gelerek, cümleyi zaman veya durum yönünden tamamlayan, yani cümlede zarf görevi üstlenen sözcüklerdir. Zarf-fiillerin sayısı çok olduğu için en sık kullanılanları bilmek önemlidir:
- -ken: (gelirken)
- -alı / -eli: (göreli)
- -madan / -meden: (durmadan)
- -ınca / -ince: (gidince)
- -dıkça / -dikçe: (çalıştıkça)
- -arak / -erek: (koşarak)
- -r…-maz: (gelir gelmez)
Dilimizin Yapı Taşları: İsim Tamlamaları
Fiilimsileri hallettik, şimdi isimlerin bir araya gelerek oluşturduğu güçlü yapılara, yani isim tamlamalarına bakalım. İsim tamlamaları, en az iki ismin anlamca birbirini tamamlamasıyla oluşur. Bu yapıda birinci isme “tamlayan”, ikinci isme “tamlanan” diyoruz.
İsim Tamlaması Türleri
Tamlayan ve tamlananın ek alıp almamasına göre üç temel tamlama türü vardır:
1. Belirtili İsim Tamlaması: Hem tamlayan hem de tamlanan ek alır. (Tamlayan: -ın/-in/-un/-ün, Tamlanan: -ı/-i/-u/-ü)
- Örnek: Kapının kolu. (Hangi kol? Kapının kolu.)
- Örnek: Öğrencinin defteri.
2. Belirtisiz İsim Tamlaması: Sadece tamlanan ek alır, tamlayan ek almaz.
- Örnek: Okul kapısı. (Okulun kapısı değil, okul kapısı.)
- Örnek: Türkçe dersi.
3. Zincirleme İsim Tamlaması: En az üç ismin bir araya gelerek oluşturduğu tamlamalardır. İç içe geçmiş belirtili veya belirtisiz tamlamalardan oluşabilir.
- Örnek: Okul bahçesinin kapısı. (Okul bahçesi – belirtisiz tamlama, bunun kapısı – belirtili tamlama)
İsimler ve Fiillerin Eklerle Türetilmesi
Türkçenin en güzel yanlarından biri de kelime türetme gücüdür. Biz bir kelimenin türünü, kökünden sonra gelen yapım ekleriyle değiştirebiliriz. Bu, dilimize esneklik ve zenginlik katar.
İsimden Fiil Türetme
Bir isim köküne, onu eylemleştiren bir ek getiririz. Böylece o isim artık hareket bildirir.
- Göz (İsim) + -le = Gözlemek (Fiil)
- Yaş (İsim) + -a = Yaşamak (Fiil)
- Kısa (İsim) + -al = Kısalmak (Fiil)
Fiilden İsim Türetme
Bir fiil köküne, onu kalıcı bir varlık veya kavram adı yapan ekler getiririz. (Unutmayın, fiilimsiler de bu kategoriye girer ama burada daha kalıcı isimlerden bahsediyoruz.)
- Gez (Fiil) + -i = Gezi (İsim)
- Sil (Fiil) + -gi = Silgi (İsim)
- Bil (Fiil) + -im = Bilim (İsim)
Gördüğünüz gibi, isimler ve fiiller arasındaki geçişler sayesinde dilimiz sürekli kendini yeniliyor ve yeni kavramları ifade etme gücü kazanıyor. Bu ekler, kelime dağarcığımızın sınırsız olmasını sağlıyor.







