Tevfik Fikret ve Şermin: Yanlış Bilinen Bir Eserin Gerçek Konusu ve Eğitici Gücü
Merhaba gençler, bugün edebiyat tarihimizin en tatlı ve en yanlış anlaşılan eserlerinden biri olan Tevfik Fikret’in “Şermin” kitabını mercek altına alıyoruz!
Şermin, Tevfik Fikret’in 1914 yılında yayımlanan ve oğlu Haluk başta olmak üzere tüm çocukların eğitimi için yazdığı, sade dille ve hece ölçüsüyle kaleme alınmış şiirlerin toplandığı bir kitaptır. Bu eser, karmaşık bir aşk hikayesi değil, tam tersine çocuklara doğa sevgisini, dürüstlüğü, vatan bilincini ve modern eğitim ilkelerini aşılamayı amaçlayan, dönemi için devrim niteliğinde bir başyapıttır.
Şermin Neden Yazıldı? Tevfik Fikret’in Eğitim Görüşü
Bizim büyük şairimiz Tevfik Fikret, sadece Servet-i Fünun döneminin en büyük ismi değildi; aynı zamanda ülkenin geleceğini gençlerde gören, yenilikçi bir eğitimciydi. O dönemde çocuklar için yazılan eserler ya çok didaktik (öğretici) ve sıkıcıydı ya da dili çok ağırdı. Fikret, bu duruma bir dur demek istedi.
Düşünün ki, o zamanın şiirleri genellikle Farsça ve Arapça kelimelerle dolu, karmaşık Aruz ölçüsüyle yazılıyordu. Bir çocuğun bunu anlaması imkansızdı. Fikret, bu durumu görerek, çocukların hem ruhuna dokunacak hem de kolayca anlayabileceği bir eser yaratmaya karar verdi. Amacı, çocuklara sadece bilgi vermek değil, aynı zamanda onlara iyilik, güzellik, yurt sevgisi gibi yüksek değerleri eğlenceli bir yolla öğretmekti. Şermin, işte bu sevgi ve eğitim tutkusunun bir meyvesidir.
Şermin’in Gerçek Konusu ve İçindeki Temalar
Eğer *Şermin*’in içinde hüzünlü bir aşık, zengin bir oğlan ya da karmaşık aile ilişkileri arıyorsanız, yanlış yerdesiniz! *Şermin*, hayatın kendisi kadar saf ve basit temaları işler. Kitap, farklı başlıklarda toplanmış kısa şiirlerden oluşur ve her şiir, adeta küçük bir ders niteliği taşır. Bizim için önemli olan temaları şöyle listeleyebiliriz:
- Doğa Sevgisi ve Gözlem: Şiirlerin büyük bir kısmı, çocukları dışarıya, doğaya yönlendirir. Ağaçlar, bulutlar, kuşlar ve mevsimler, Fikret’in dizelerinde canlanır. (Örn: “Yağmur”, “Kış Geldi”)
- Ahlaki Değerler: Dürüstlük, çalışkanlık, temizlik ve yardımseverlik gibi temel ahlaki değerler, çocukların anlayacağı basit hikayelerle anlatılır.
- Aile ve Yuva Sıcaklığı: Aile bağlarının önemi, anne-baba sevgisi ve evdeki huzur teması sıkça işlenir.
- Vatan Bilinci: Çocukların yaşadıkları ülkeye karşı sorumluluklarını ve sevgilerini erken yaşta kazanmaları gerektiği vurgulanır.
- Eğitim ve Okul Sevgisi: Okulu ve öğrenmeyi sıkıcı bir görev olmaktan çıkarıp, keyifli bir macera olarak sunar.
Şiirlerin Dili ve Ölçüsü: Neden Bu Kadar Önemli?
Şermin’i Türk edebiyatı için bu kadar önemli kılan şey, sadece konusu değil, aynı zamanda kullandığı dildir. Fikret, bu kitapta kendi şiirlerinde kullandığı ağır dili bir kenara bırakır ve bambaşka bir yola girer. Bu, edebiyatımızda bir dönüm noktasıdır.
Şermin’in en büyük yeniliği, hece ölçüsünü kullanmasıdır. Hatırlayın, Fikret normalde Aruz ölçüsünü kullanırdı. Aruz, Türkçenin yapısına pek uymayan, uzun-kısa seslere dayalı bir ölçüdür ve öğrenmesi zordur. Ama Şermin’de Fikret, Türkçenin doğal ritmi olan hece ölçüsüne döner. Bu sayede şiirler, çocukların diline daha çok oturur, akılda kalıcı ve ritmik olur.
Ayrıca, kitapta kullanılan kelimeler günlük konuşma dilinden alınmıştır. Gereksiz tamlamalar, ağır Arapça/Farsça kelimeler yoktur. Bu sadelik, eserin kalıcılığını ve anlaşılırlığını artırmıştır.
Özet Tablo: Şermin’in Farkı
Şimdi, Şermin’in, dönemin genel edebi anlayışından neden ayrıldığını bir tabloyla görelim. Bu tablo, Fikret’in ne kadar cesur bir adım attığını anlamanıza yardımcı olacak:
| ÖZELLİK | SERVET-İ FÜNUN ŞİİRİ (Fikret’in Normal Tarzı) | ŞERMİN (Çocuklar İçin Yeni Tarz) |
|---|---|---|
| Hedef Kitle | Yüksek Zümre, Yetişkinler | Çocuklar ve Gençler |
| Kullanılan Ölçü | Aruz Ölçüsü (Ağır ve Sanatlı) | Hece Ölçüsü (Sade ve Ritmik) |
| Dilin Sadeliği | Çok Ağır, Arapça/Farsça Tamlamalarla Dolu | Son Derece Sade, Günlük Konuşma Diline Yakın |
| İşlenen Temalar | Melankoli, Bireysel Acılar, Kaçış, Aşk | Eğitim, Doğa, Ahlak, Vatan Sevgisi, Temizlik |
Şermin’deki Bazı Önemli Şiirler
Şermin, sadece kuru kuruya ders veren bir kitap değildir. İçindeki şiirler, okuyucuyu düşündürür ve hayal dünyasını zenginleştirir. Örneğin, “Gemiciler” şiirinde çocuklara macera ruhu aşılanırken, “Balıkçı” şiirinde çalışkanlık ve azim temaları işlenir. Bu şiirler, adeta küçük birer masal gibidir ve o dönemin çocukları için paha biçilmez bir hazine olmuştur.
Tevfik Fikret, bu eserle şunu der: “Çocuklar, siz geleceksiniz. Sizi en iyi şekilde yetiştirmeliyiz ve bunu yaparken sizi sıkmamalıyız.” Bu yaklaşım, Fikret’i modern Türk eğitiminin de öncülerinden biri yapar.
Karakterler Kim? (Cevap: Karakter Yok!)
Gençler, eski notlarınızda gördüğünüz “Şermin, Metin, Asaf, Aziz” gibi karakterler, bu kitabın içeriğiyle maalesef hiçbir alaka taşımamaktadır. *Şermin*, adını muhtemelen genel olarak “şirin, sevimli” anlamına gelen bir kelimeden almıştır ve kitaptaki şiirler, belirli bir olay örgüsüne sahip karakterler üzerinden ilerlemez. Başkarakter, bizzat okuyan çocuktur; yani sensin! Kitap, senin dünyana hitap eder.
Bizim edebiyat tarihimizdeki en büyük sorumluluklarımızdan biri de, eserleri doğru tanımaktır. Bu kitabı bir roman ya da hikaye kitabı olarak değil, Türk çocuk edebiyatının temel taşlarından biri olan, eğitici ve yenilikçi bir şiir derlemesi olarak bilmeliyiz.
Sonuç: Neden Şermin’i Okumalıyız?
Şermin, bize Tevfik Fikret’in sadece büyük bir şair değil, aynı zamanda geleceğe umutla bakan vizyoner bir öğretmen olduğunu gösterir. Bu kitabı okumak, sadece şiir okumak değil, aynı zamanda 20. yüzyıl başındaki bir aydının, çocukların dünyasını nasıl değiştirmeye çalıştığını anlamaktır.
Eğer şiirle aranız pek iyi değilse bile, *Şermin*’in sade dilini ve akıcı ritmini seveceğinize eminiz. Unutmayın, edebiyat sadece ders geçmek için değil, hayatı daha iyi anlamak için var. Haydi bakalım, bu önemli eseri kütüphanenizden indirin ve Fikret’in çocuklara bıraktığı bu güzel mirasa bir göz atın!







