Maksim Gorki, fırıncı çıraklığı yıllarında, Tolstoy'un bir hikâyesini okurken öylesine kendinden geçer ki acaba kâğıdın içinde efsunlu bir şey mi var diye havaya kaldırır, bakar. Tabi beyaz sayfa üzerinde siyah harflerden başka bir şey görmez. Saf fırıncı çırağını etkileyen unsur ise o ak sahife üzerinde yazılı kara harflerden başka bir şey değildir. Harfler, seslerin işaretleridir. Kelimeler ise seslerden oluşur. Yazılı veya sözlü işaretlerle, göz önünde bulunmayan her şeyi göz önüne getirebilir, ölüleri diriltebilir, ağaçları konuşturabilirsiniz. Bu, büyü değil de nedir? Bu parçaya verilebilecek en uygun başlık aşağıdakilerden hangisidir?
Gorki'nin Çıraklık Yılları
Yazı Dilinin Önemi
Dillerin Kökeni
Harfler ve Sözcükler
Dilin Gücü