Fazlı Paşa Yokuşu'nda akşam olurken tatlı bir meyille Boğaz'a uzanan kırmızı damların üzeri kararır, koyulaşan denizin kenarındaki küçük minare, gölgeler içinden garip bir tarzda uzanır; uzak görünen ufukların renkli bulutları siyah gölgeleriyle İstanbul'un üzerine doğru dağılarak gelirdi. Akşam ağır ağır çökerken garip ve ince bir ses, hâkim bir hüzün perdesiyle bu sükûneti yırtardı: -- Kabak çekirdeği, taze taze! Karanlık, sessiz evlerden çocuklar evvela sönük, sonra telaşlı, birbiri arkasından haykırırlardı: -- Kabak çekirdekçi, kabak çekirdekçi! Bu metinle ilgili, I. Kültürel unsurlar içermektedir. II. Karşılıklı konuşmalara yer verilmiştir. III. Yazıldığı dönemin bir gerçekliği yansıtılmıştır. yargılarından hangilerine ulaşılamaz?
Yalnız I.
Yalnız II.
I ve II.
I ve III.
I, II ve III.