Derse girmeyeceğim. Habersiz derse girmeyişim, sekreteri şaşırtır. Dersimin olduğu saatte çocukları koridorda dolaşırken görür. Aysel Hanım gelmedi." derler. Sevinirler. Ölmüş olduğum, kimsenin aklına gelmez. Sekreter belki eve telefon eder. Sonra, daha sonraki günler neler olur? Hiç öğrenemeyeceğim nasıl olsa. Burada yatıyorum işte. Ölümün tamamlanmasını bekliyorum. Yeni bir kuşak doğuyor!" Bizim çocukluğumuz için böyle denirdi. Böyle bir doğumun ayrı bir sorumluluğu vardır. Oda gittikçe ısınıyor. Perdelerin gerisine gün vurmuş olmalı. Saat kaç acaba? Sekiz, dokuz, belki de on...
Bu metinde geçen olayların zamanıyla ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez?
Anlatıcının konuştuğu bölümler geçmiş, an ve gelecek ögelerinden sadece birinin kullanılmasıyla devam etmektedir.
Bilinç, geçmişe ve geleceğe yönelik anımsamalarında sürekli andan sapmalar yapmaktadır.
Anlatıcının zamanı tahmin etmeye çalıştığı cümle, anlatıcının bilincinin nesnel zamandan kopmaya başladığının da ifadesidir.
Aysel'in bilincinde, geçmişe dair anılar, an ve geleceğe dair tasarılar bir arada akmaktadır.
Üçüncü paragraf dış dünyanın algılanışıyla ilgili şimdiki zamanı belirten kısa bir cümleyle başlar ve bir tahminle devam eder.