Gerçek şiir zevkinin ancak serbest nazımdan sonra başladığını sanıyorum. Serbest nazımdan önce yalnız bizde değil, Avrupalılarda da şiir kitapları bir yığın tatsız, lüzumsuz, eciş bücüş mısralarla doludur. En büyük şairler dahi onlardan kaçamaz. Serbest nazım bize ne zaman şiir söylenip ne zaman nesir söyleneceğini daha iyi anlattı. Biri kalkıp da nesirle söylenecek sözleri manzum söylerse gülüyoruz, sinirleniyoruz, çatlıyoruz o adama. Gülmekte, sinirlenmekte, çatlamakta da haklıyız. Çünkü şiirden yalnız vezin, kafiye beklemiyoruz; bir duyguya, bir heyecana yakışacak sesi bekliyoruz.
Bu parçadan hareketle aşağıdakilerden hangisine ulaşılamaz?
Hakiki şiir beğenisinin başlangıç zamanına
Eleştirinin bir sanat dalı olarak nasıl geliştiğine
Serbest nazmın edebiyatımızdaki önemine
İnsanların şiirden beklentilerinin neler olduğuna
Başkalarına şiirle ilgili hangi durumlarda kızdığımıza