Tarık Buğra, Türk Dili dergisinin Türk Romanında Kurtuluş Savaşı Özel Sayısı ndaki soruya verdiği cevapta, Küçük Ağa ile yaşantısı arasındaki yakın ilişkiden söz ediyordu. Çolak Salih'i babasının bürosunda tanımış. 1921 ve 1922 Akşehir'inden hiçbir zaman unutamadığı görüntüler kalmış kendisinde. Babasının defterlerinde İstanbullu Hoca, Topal Gazi (romandaki Çolak Salih), Ali Emmi, Doktor Minas, Çakırsaraylı ve öteki roman kişileriyle ilgili satırlar varmış. Tarık Buğra o cevapta, roman yazarının nasıl olması gerektiğini de söylüyor. ...Bir yazarın -bir roman yazarının- bir bilim insanı gibi, tam o kadar objektif olması gerektiğine inanıyorum. Tarık Buğra'nın, romanını yazarken, yaşantısından yararlanmasının elbette büyük payı var Küçük Ağa'nın başarısında. Kişilerini yaşadıkları koşulların gerçekliği içinde ele alıyor; gelenekleri, yetişme koşullarını, yerleşik değer yargılarını hiçbir zaman gözden ırak tutmuyor.
Bu açıklamalara göre Tarık Buğra'nın aşağıdaki akımlardan hangisini benimsemesi beklenir?
Klasisizm
Romantizm
Realizm
Sürrealizm
Egzistansiyalizm