Eski şiirde anlam bir dize veya beyit içinde tamamlanırdı. Servetifünun Dönemi'nde ise şiir cümlesi bir dizeden başlayıp daha sonraki dizelere, hatta şiirin bütününe yayılmış, nazım; nesre ve konuşma diline yaklaştırılmış, bunun sonucunda şiirle düzyazı arasında bir tür olan mensur şiir doğmuştur. Buna göre aşağıdakilerden hangisi mensur şiire örnektir?
Uyuyor, mai deniz. / Ben bütün bir gecelik kederlerimin coşkunluğuyla, / O perişan hayallerimle / Şikâyetçi ve dargın, / Mahmur saflığını */ karşıdan seyretmedeyim.../ Yok, bulandırmasın, karanlıklar çöktüren bakışım
Görüp ahkâm-ı asrı münharif sıdku selâmetten / Çekildik izzet ü ikbâl ile bâb-ı hükûmetten
Leyla gelin oldu, Mecnun mezarda, / Bir susuz yolcu yok şimdi dağlarda, / Ateşten kızaran bir gül arar da, / Gezer bağdan bağa çoban çeşmesi
Titrek mumlar yanınca, bu bir asırlık ağaç / Mehtapta orman gibi gizli yollarla doldu./ Dedi: Yastığa dayan o cam gözlerini aç. /Seyret çizgilerimle neler geçti, ne oldu!