İkindi güneşinin gözler alan aydınlığı içinde, sokakları yabancı yabancı dolaştı. Kasabanın iç mahalleleri şenlik günlerine has bir boşlukla sessiz, durgundu. Çeşmelerden su taşıyan tek tük adamlarla, birkaç yaşlı nineden başka kimseye rastlamamıştı. Onlar da kendisine herkes bahçelerde iken neden buralarda dolaştığıma şaşar gibi bakmışlardı... Sonra... Kızgın, dumanlı bir gurup oldu. Ezan sesleri arasında, kısık, uyuşuk lambalar birer birer yanıp kasabayı kasvetli bir gece sardı. / Refik Halit KARAY Kasabayı dolaşan kişi kimlere rastlıyor?
Kasabayı gezen turistlere.
Okuldan dönen çocuklara.
Tarlada çalışan insanlara.
Su taşıyan adamlara.