Şiirde Beş Dev Adam: Beş Hececiler Kimdir ve Neden Hece Ölçüsünü Seçtiler?
Beş Hececiler Kimdir? Şiirde Neyi Değiştirdiler?
Beş Hececiler, 1911-1923 yılları arasında Milli Edebiyat akımının etkisiyle, Türk şiirinde aruz ölçüsünü tamamen bırakarak sadece hece ölçüsünü kullanan beş şairden oluşan bir gruptur. Bu şairler; Faruk Nafiz Çamlıbel, Enis Behiç Koryürek, Halit Fahri Ozansoy, Orhan Seyfi Orhon ve Yusuf Ziya Ortaç’tır. Onların en büyük amacı, şiiri süslü ve anlaşılmaz dilden kurtarıp, halkın konuştuğu sade Türkçeyle yazmak ve memleket gerçeklerini şiire taşımaktı. Bu yüzden onlara “Hecenin Beş Şairi” de denir.
Milli Edebiyat Ruhu ve Beşlerin Ortaya Çıkışı
Merhaba gençler! Bugün edebiyatımızın en heyecanlı ve en “bizden” dönemlerinden birine ışınlanıyoruz: Beş Hececiler! Öncelikle şunu aklımıza kazıyalım: Edebiyat akımları durup dururken ortaya çıkmaz. Bir önceki döneme tepki olarak doğarlar.
Bizim “Beşler” dediğimiz bu grup, aslında Fecr-i Âti ve Servet-i Fünun dönemindeki ağır, süslü, yabancı kelimelerle dolu şiire bir isyandır. O dönemde şiir, sanki sadece yüksek sosyetenin okuyabileceği, anlaşılmaz bir bilmece gibiydi. İşte tam bu sırada Ziya Gökalp ve Ömer Seyfettin gibi isimlerin başlattığı Milli Edebiyat hareketi, “Dilimiz sadeleşmeli, ölçümüz halkın ölçüsü (hece) olmalı!” dedi. Beş Hececiler de bu çağrıya en güçlü şekilde kulak verenler oldu.
Şiirde Devrim: Aruzdan Heceye Geçiş
Bu beş şairin en büyük ortak noktası neydi biliyor musunuz? Cesaret! Çünkü başlangıçta hepsi aruz ölçüsüyle (hani şu uzun-kısa seslere dayalı, öğrenmesi zor olan ölçüyle) şiir yazıyordu. Ancak Milli Edebiyat ruhunu içlerine sindirince, adeta bir yemin edip aruzun ipini çektiler! Bu, o dönem için gerçekten büyük bir karardı. Onlar, hece ölçüsünün (7’li, 8’li, 11’li kalıplar) Türk milletinin doğal ritmi olduğunu savunuyorlardı.
- Aruzla Başladılar: İlk şiirlerinde aruz ölçüsünü kullandılar.
- Heceye Geçtiler: Ziya Gökalp’in etkisiyle tamamen heceye döndüler.
- Sloganı Belirlediler: “Sanat, sanat için değil, halk için yapılmalıdır.” anlayışını benimsediler.
Beş Hececilerin Temel Özellikleri ve Şiir Anlayışı
Peki, bir şiir gördüğümüzde bu Beş Hececiler’den birine ait mi, değil mi nasıl anlarız? İşte size onların şiirlerinin kimlik kartı:
1. Dil: Konuştuğumuz Gibi Yazmak
Bizim Beşler, şiirde süslü, ağdalı (ağır) dilden nefret ediyordu. Onlar için şiir, çarşıda, pazarda, okulda konuştuğumuz gibi olmalıydı. Bu yüzden Arapça ve Farsça kelimelerden kaçındılar, sade ve öz Türkçe kullandılar. Bu sayede şiir, saraydan çıkıp Anadolu’daki en ücra köylere kadar ulaşabildi.
2. Ölçü: Sadece Hece, Tamamen Hece!
Bu maddeyi zaten biliyorsunuz: Hece ölçüsü! Özellikle 11’li hece kalıbını çok sık kullandılar. Hece ölçüsü, Türk halk şiirinin (koşma, semai gibi) temelidir. Onlar da bu geleneği modern şiire taşıdılar.
3. Konu ve Tema: Anadolu, Memleket ve Kahramanlık
Servet-i Fünun döneminde şairler genellikle kişisel dertlerini, aşklarını ve kapalı mekanlardaki hüzünlerini yazarken; Beş Hececiler gözlerini dışarıya, Anadolu’ya çevirdi. Şiirlerinde memleket sevgisi, kahramanlıklar, yurdun güzellikleri, savaşlar ve halkın yaşamı geniş yer tuttu. Artık şiirde İstanbul’un dışındaki şehirler, dağlar ve köyler de vardı!
4. Biçim: Dörtlükten Kaçış ve Yeni Nazım Şekilleri
Halk şiirinde genellikle dörtlükler kullanılır, değil mi? Beş Hececiler, hece ölçüsünü kullanmalarına rağmen, şiirlerinde dörtlük nazım birimini terk etme eğilimi gösterdiler. Batı şiirinden aldıkları üçlü, beşli dizelerden oluşan yeni nazım şekillerini denediler. Bu da onların gelenekseli modernle harmanlama çabasıydı.
Beş Hececiler Şiiri Karşılaştırma Tablosu
Şimdi bu devrimi daha net görelim. Eskiden yazılan şiirlerle bizim Beşlerin şiirleri arasındaki farkı tabloya dökelim ki, konu kafamızda iyice otursun:
| Özellik | Eski Dönem Şiiri (Servet-i Fünun/Divan) | Beş Hececiler Şiiri (Hece) |
|---|---|---|
| Ölçü | Aruz ölçüsü (zor ve yabancı ritimler) | Sadece ve sadece Hece ölçüsü (Türk’ün doğal ritmi) |
| Dil | Ağır, süslü, Arapça ve Farsça tamlamalarla dolu. | Sade, günlük konuşma diline yakın, öz Türkçe. |
| Konu/Tema | Bireysel duygular, melankoli, aşk, kapalı mekanlar. | Memleket sevgisi, Anadolu manzaraları, kahramanlık, halkın dertleri. |
| Hitap Alanı | Dar çevre (aydınlar, İstanbul çevresi) | Geniş kitleler (tüm yurt, halk) |
| Amaç | Sanat için sanat (güzellik peşinde koşmak) | Toplum için sanat (eğitmek, bilinçlendirmek) |
O Beş Kahraman: Şairler ve Akılda Kalıcı Kodları
Beş Hececiler grubunu oluşturan şairleri ve onların en önemli özelliklerini öğrenirken bir kodlama yapalım ki, sınavda isimleri karıştırmayalım. Beş Hececiler’in isimlerinin baş harflerini akılda tutmak için şu cümleyi kullanabilirsiniz: Fıstıkçı Enver Halayı Oynarken Yakalandı. (F.N.Ç. – E.B.K. – H.F.O. – O.S.O. – Y.Z.O.)
1. Faruk Nafiz Çamlıbel (F.N.Ç.) – Memleket Şairi
Faruk Nafiz, grubun en güçlü ve en başarılı ismidir diyebiliriz. Özellikle Anadolu’yu, memleketin güzelliklerini ve zorluklarını anlatan şiirleriyle meşhurdur. Han Duvarları şiiri, onun en bilinen eseridir ve Anadolu gerçeğini şiire taşıyan en güzel örneklerdendir. Tiyatroyla da ilgilenmiştir.
Akılda Tut: Han Duvarları, Anadolu’ya açılan pencere.
2. Yusuf Ziya Ortaç (Y.Z.O.) – Mizahın Ustası
Yusuf Ziya, sadece şiirleriyle değil, aynı zamanda mizah dergisi Akbaba’yı çıkarmasıyla da tanınır. Şiirlerinde de zaman zaman mizahi bir dil kullanmıştır. Grubun en neşeli, en esprili üyesi diyebiliriz.
Akılda Tut: Akbaba Dergisi, mizah. (Ortaç, ortalıkta güldürür.)
3. Orhan Seyfi Orhon (O.S.O.) – Aşk ve Şiir
Orhan Seyfi, şiirlerinde Beş Hececilerin genel özelliklerini taşısa da, diğerlerine göre bireysel duygulara ve aşka daha fazla yer vermiştir. Fırtına ve Kar adlı şiiri meşhurdur. Şiirlerinde nazik, zarif bir söyleyiş hakimdir.
Akılda Tut: Orhon, aşk ve lirizmde önde.
4. Enis Behiç Koryürek (E.B.K.) – Gemicilerin Şairi
Enis Behiç, şiirlerinde denizcilik ve korsanlık gibi ilginç konulara yer vermiştir. Başlangıçta bireysel duyguları işlese de, daha sonra memleketçi şiire yönelmiştir. Mistisizme (tasavvufi ve gizemli konulara) yönelmesiyle diğerlerinden ayrılır.
Akılda Tut: Koryürek, deniz, gemiciler, korsanlar.
5. Halit Fahri Ozansoy (H.F.O.) – Tiyatrocu Şair
Halit Fahri, şiirlerinin yanı sıra tiyatro eserleriyle de tanınır. Aruz ölçüsünü bırakma konusunda en kararlı isimlerden biridir. Genellikle hüzün, ölüm ve melankoli gibi bireysel temaları da işlemiştir.
Akılda Tut: Ozansoy, tiyatro ve aruzdan tamamen kopuş.
Beş Hececilerin Edebiyatımızdaki Kalıcı Etkisi
Peki, bu beş şairin edebiyatımız için önemi nedir? Neden onları hala lise ve ortaokulda öğreniyoruz?
Çünkü onlar, Milli Mücadele döneminde sanatın nasıl olması gerektiğini gösterdiler. Şiiri, sadece belli bir zümrenin değil, tüm milletin anlayabileceği bir araç haline getirdiler. Bu sadeleşme ve millileşme hareketi, Cumhuriyet dönemi Türk şiirinin de temelini oluşturdu. Onların açtığı yolda daha sonra Cahit Sıtkı Tarancı, Necip Fazıl Kısakürek gibi büyük şairler yürüdü.
Özetle sevgili gençler, Beş Hececiler sadece hece ölçüsünü kullanmakla kalmadılar, aynı zamanda ulusal bilincin şiirle yayılmasına da öncülük ettiler. Onlar, şiirimizin hem dilini hem de ruhunu değiştiren beş cesur adamdı!







