Gözle Görülür Mü? Kelimelerin Somut ve Soyut Dünyası: Türkçe Dersinin En Keyifli Konusu
Somut ve Soyut Kelimeler Nedir?
Merhaba gençler, bugün Türkçe dersinin en keyifli ama bazen en kafa karıştırıcı konusunu, kelimelerin Somut ve Soyut olma durumunu mercek altına alıyoruz. Bir kelimenin somut ya da soyut olması, o kelimenin beş duyu organımız (görme, işitme, dokunma, tatma, koklama) tarafından algılanıp algılanamamasıyla ilgilidir. Somut kelimeler elle tutulur, gözle görülür, kısacası fiziksel dünyamızın bir parçasıdır. Soyut kelimeler ise sadece zihnimizde, kalbimizde ve düşünce dünyamızda var olan kavramlardır.
1. Somut Kelimeler: Beş Duyumuzun Kahramanları
Somut kelimeler, dünyayı algılamamızı sağlayan beş duyu organımızdan en az biriyle algılayabildiğimiz varlıkları ve kavramları ifade eder. Eğer bir şeyi koklayabiliyor, tadabiliyor, görebiliyor, duyabiliyor veya ona dokunabiliyorsak, o somuttur. Unutmayın, hepsini birden algılamak zorunda değiliz; tek bir duyu organıyla algılamamız yeterlidir.
Haydi, somut kelimelere günlük hayattan örneklerle bakalım:
- Gözle Görülürler: Masa, bulut, deniz, kalem, kitap.
- Kulakla Duyulurlar: Ses, gürültü, müzik, fısıltı, çığlık. (Sesi görmüyoruz ama duyuyoruz, o yüzden somuttur!)
- Elle Tutulurlar (Dokunulurlar): Buz, sıcaklık, rüzgar, pürüzsüzlük, pamuk. (Rüzgarı görmeyiz ama tenimizde hissederiz, yani dokunma duyumuzla algılarız.)
- Burunla Koklanırlar: Parfüm, duman, koku, gül, soğan.
- Dille Tadılırlar: Limon, tatlı, acı, tuz, baharat.
Önemli Not: Elektrik, ışık, hava gibi kavramlar fiziksel olarak var oldukları ve etkileri bilimsel olarak ölçülebildiği için (ve ışığı görebildiğimiz için) somut kabul edilirler. Lütfen bu tip kelimeler kafanızı karıştırmasın!
2. Soyut Kelimeler: Kalbimizin ve Aklımızın Dili
Soyut kelimeler, beş duyu organımızla algılayamadığımız, tamamen zihnimizde, duygularımızda ve düşüncelerimizde var olan kavramlardır. Bunlar genellikle duygu, düşünce, inanç, erdem ve durum bildirirler. Bir soyut kelimeyi ne görebiliriz, ne koklayabiliriz, ne de ona dokunabiliriz.
Soyut kavramlar genellikle şunlardır:
- Duygular: Sevgi, nefret, öfke, mutluluk, hüzün.
- Kavramlar ve İnançlar: Özgürlük, adalet, barış, vicdan, demokrasi.
- Zihinsel Durumlar: Akıl, zeka, hayal, düşünce, hafıza.
- Kişilik Özellikleri: Cesaret, iyilik, kibir, dürüstlük.
Bir kelimenin soyut olup olmadığını anlamak için şunu sorun: “Bu kavramın fiziksel bir karşılığı var mı?” Eğer cevap “Hayır, sadece hissedebilirim” ise, kelime soyuttur.
Peki, Somutlama ve Soyutlama Ne Demek? (Anlam Kayması)
Türkçenin en güzel yanı, kelimelerin yer değiştirebilmesidir. Bazen somut bir kelimeyi alıp soyut bir anlamda kullanırız, buna Soyutlama (Mecaz Anlam) deriz. Tam tersi de mümkündür, soyut bir kelimeyi somutlaştırabiliriz.
Soyutlama (Somutun Soyut Anlamda Kullanılması)
Bu, günlük hayatta en sık yaptığımız şeydir. Kelime aslen somuttur, ama cümlede mecaz anlam kazanarak soyut bir duyguya dönüşür.
- Örnek 1: “O, bu işin yükünü tek başına taşıdı.”
- Buradaki yük aslen somuttur (ağırlık). Ama cümlede “sorumluluk” (soyut) anlamında kullanılmıştır.
- Örnek 2: “Bana karşı çok soğuk davrandı.”
- Soğuk aslen somuttur (sıcaklığın düşüklüğü). Ama cümlede “ilgisiz, sevgisiz” (soyut) anlamında kullanılmıştır.
Somutlama (Soyutun Somut Anlamda Kullanılması)
Bu daha nadir görülür. Soyut bir kavramı, somut bir varlığın yerine koyarak kişileştirme veya benzetme yaparız.
- Örnek: “Umut, küçük bir kuş gibi pencereme kondu.”
- Umut soyuttur. Ama burada, penceremize konabilen, elle tutulur bir “kuş” (somut) gibi düşünülmüştür.
3. Anahtar Fark: Somut ve Soyut Karşılaştırması
Konuyu kafamızda netleştirmek için, somut ve soyut kelimelerin temel özelliklerini bir tabloda özetleyelim. Bu tabloyu defterine not almayı unutma!
| Özellik | Somut Kelimeler | Soyut Kelimeler |
|---|---|---|
| Temel Tanım | Beş duyu organımızdan en az biriyle algılanabilen varlık veya kavramlar. | Sadece zihnimizle, düşüncemizle veya duygularımızla kavradığımız kavramlar. |
| Algılama Şekli | Fiziksel temas veya algılama zorunludur. | Duygusal veya zihinsel algılama yeterlidir. |
| Örnekler | Kitap, rüzgar, ses, çikolata, elektrik, koku. | Sevgi, öfke, cesaret, mutluluk, zeka, vicdan. |
| Pratik Test | “Bunun fotoğrafını çekebilir miyim?” (Genellikle evet.) | “Bunun tadı veya rengi var mı?” (Cevap hep hayır.) |
4. Kelimenin Parçadaki Anlamı (Bağlamın Gücü)
Türkçede bir kelimenin somut mu yoksa soyut mu olduğuna karar verirken, kelimenin tek başına anlamına değil, cümle içindeki kullanımına (bağlamına) bakmak zorundayız. Çünkü bağlam, kelimenin anlamını kökten değiştirebilir.
Eski ders notunda geçen “Parçada Anlam” dediğimiz şey işte tam olarak budur. Kelimenin yanına ne konulursa, anlamı o yöne kayar. Bu, kelimelerin temel anlamından uzaklaşarak yan (mecaz) anlam kazanması demektir. Eğer bir kelime temel anlamından uzaklaşıp mecaz anlam kazanıyorsa, genellikle soyutlaşmış demektir.
Örneklerle Bağlamın Gücü
Aşağıdaki örneklerde aynı kelimenin somut ve soyut anlamda nasıl kullanıldığına dikkat edelim:
- Kelime: YÜZ
- Somut Anlam: Yere düşen parayı almak için yüzünü eğdi. (Temel anlam, organımız.)
- Soyut Anlam: Bu olayın ardından herkes bana yüz çevirdi. (Mecaz anlam, ilgi göstermemek.)
- Kelime: SICAK
- Somut Anlam: Çay çok sıcak olduğu için dilim yandı. (Temel anlam, ısı.)
- Soyut Anlam: Bizi o kadar sıcak karşıladı ki, hemen ısındık. (Mecaz anlam, samimi, içten.)
- Kelime: KÖK
- Somut Anlam: Ağacın kökleri toprağın derinliklerine inmişti. (Temel anlam, bitki bölümü.)
- Soyut Anlam: Bu problemin kökünü bulmalıyız. (Mecaz anlam, sebep, başlangıç noktası.)
Gördüğünüz gibi, Türkçe kelimeler adeta birer oyuncudur; aynı kelime farklı cümlelerde farklı bir rol üstlenir. Bu yüzden kelime sorularını çözerken asla kelimeyi tek başına düşünmeyin, daima cümlenin tamamına bakın.







