(Kanunî'nin arz odası. Kanunî ve Mustafa) Kanunî: (Mustafa'ya bir ferman uzatarak) Safevilerin fitne ve fesadını önlemek için Amasya eyaletini size münasip görürüm. Biz dahi cennetmekân pederimiz Selim Han zamanında orada bulunduk. Mustafa: (Babasının önünde yere kapanır.) Emriniz baş üstüne hünkârım. Kanunî: (Oğlunun önünde durur, yüzünde yumuşak çizgiler belirmiştir.) Eh artık bir baba oğul gibi konuşabiliriz. Mustafa: (Babasının elini öper, bekler.) Kanunî: Seni ateşte denedim oğlum, sen istediğim adamsın. Bu devletin istediği adamsın. Seni bir de sulhta denemek isterim. Mustafa: Biz saadetlû hünkârımızın izinden ayrılmamayı en münasip buluruz efendimiz. Muvaffakiyet o yoldadır, biliriz. Bu metin için aşağıdakilerden hangisi söylenebilir?
Olayın yaşandığı dönemin söyleyiş özellikleri görülür.
Kahramanlar, halktan kişiler arasından seçilmiştir.
Kişilerin aklından geçenleri yansıtmak için monologlara başvurulmuştur.
Toplumsal bir sorun, şiirsel bir dil kullanılarak verilmiştir.
Geleneksel tiyatroda da olduğu gibi zaman ve mekân unsurlarına yer verilmemiştir.