Kadın : Ne iş yaparsınız? Erkek : Geçinmek için mi? Kadın : Evet, geçinmek için tabii. Başka niçin olacak? Erkek : Bana bir iş yakıştırın! Kadın : Bulamıyorum. Erkek : Sevindim buna! Demek ki işimi üstüme başıma sindirmemişim. İğretiliğini koruyabilmişim. Böyle söylemekle işimi sadece geçimimi sağlamak için yaptığıma beni bir kez daha inandırdınız. İşini bir etiket gibi yüzünde taşıyan insanları hiç sevmem de... Onlar gibi olmak istemem. Bilirsiniz siz de öyle insanlar vardır ki mesleklerinin somut bir görünüşüdürler sanki. Eşleri bile onlardan, bizim doktor, bizim başkan diye söz eder. Kadın : Evet, evet. Bir arkadaşım vardı, nişanlanmıştı da sormuştum ben de kiminle diye. Sözcüklerin üstüne basarak bir demir döküm uzmanıyla, demişti. Ben de düşünmüştüm ne özelliği var bunun? Bir demir döküm uzmanıyla ne biçimde konuşulur, gezilir, yemek yenir diye? (Bay Hiç) Bu oyun ve yazarı ile ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez?
Cumhuriyet'in ilk yıllarında kaleme alınmıştır.
Karakterler, hayatı sorgulama konusunda benzer özellikler taşımaktadır.
Toplumsal etiketlerin göz ardı edilerek insana insan gözüyle bakılması gerektiği vurgulanmaktadır.
Sabahattin Kudret Aksal'a ait bir tiyatro eseridir.
İnsanların, görünüşleriyle mesleklerini yansıttıkları fikri söz konusudur.